30 Ağustos 2013 Cuma

Kremalı Dana Rosto




         Rostoyu bütün olarak pişirmek bana hep uzak gelmiştir, her zaman dilimleyerek değişik şekillerde pişirmeyi yeğledim. Bizim en sevdiğimiz şeklini de yazmasam olmazdı... Tarif evatolyesi.com dan alınarak, uygulanmıştır.

        Malzemeler:

        Yaklaşık 1 kilo dilimlenmiş dana rosto
        1 soğan
        50 gr tereyağı
        7 adet tane karabiber
        1 yemek kaşığı un
        1 paket krema ( 200gr )
        2 defne yaprağı
        Tuz
        1 su bardağı su

        Hazırlanışı:

       Etleri kızgın teflon, seramik ya da döküm tavada her iki yüzünü yaklaşık 2 şer dakika olacak şekilde pişirdim (mühürledim). Pişirdiğim etleri ayrı bir kaba aldım. Yemeği yapacağım tencereye tereyağı koyup unu kavurdum. Üzerine 1 su bardağı su ekleyip, kaynattım. Sonrasında kremayı da ekleyip karıştırdım, tıklamaya başlayınca tane karabiber, defne yaprağı, kabuğu soyulmuş ve bıçak ucunu batırarak deldiğim soğanı koyup etleri tencereye dizdim. Krema kaynamaya başlayınca kısık ateşte yaklaşık 35-40 dakika kadar eti pişirdim, son 5 dakikasında tuzunu ekledim.
      Pişerken kontrol etmekte fayda var, suyunu çekerse sıcak su ekleyebilirsiniz.
      Tencereden soğan, defne yaprağı ve karabiber tanelerini alıp, servis tabağına eti ve üzerine sosunu koyup, servise sundum... Afiyet olsun :)




Porçini Mantarlı Risotto




         Risotto, İtalyan mutfağının vazgeçilmezlerinden... Emek isteyen, gözlerinizi üzerinden ayırmadan, sürekli karıştırıp ve sadece yemeğe adapte olup pişirmeniz gereken ama sonucun tüm bunlara değdiği harika lezzet...
         Çoğu kişi daha tadını bile bilmeden o ne öyle lapa pilav yorumunu yapıyor, hiç alakası olmayan bir yorum olsa gerek... İnsanların tadını bilmedikleri bir yemeğe, gitmedikleri filme, okumadıkları kitaba, görmedikleri şehirlere (bu liste uzar gider) yorum yapmasından hep nefret etmişimdir.
         Lafı uzatmadan tarife geçmeliyim, malum tarif uzun :)

         Lezzetli risotto pişirmek için;
   
         İlk önce mutlaka taze malzemelerle kendimizin hazırladığı tavuk,et ya da balık suyunu kullanmalıyız. Deniz mahsullü risotto için balık suyu, diğer tüm risottolar için tavuk veya et suyu kullanabiliriz. Ben bir önceki tarifimde tavuk suyu yapımını anlattım.

         İkinci olarak kullanılan pirinç de çok önemli. Risotto için, Arborio ve Carnaroli pirinçleri en ideal olanları olup, ortak noktaları nişasta oranlarının yüksek olması. Ancak Arborio pirinci ile risotto yapmak daha kolay ve hızlıymış.

         Üçüncü olarak, kullanacağımız tüm ürünleri (mantar, deniz mahsulleri vs) önceden pişirip, kenara almalıyız. Risottonun pişme süresinin son 5 dksı içerisinde tencereye ekleyerek pirinçle birleştirmeliyiz.

         Dördüncü ve son olarak, tek seferde 1 veya 2 kişilik risotto hazırlamak en idealiymiş. Ve bence tavuk suyunu hazırladıktan sonra tüm malzemeleri istenen şekilde hazırlamak gerekiyor.
  
        Malzemeler: 
 
        160 gr Arborio pirinci ( illa yabancı marka aramaya gerek yok, Sezon markasında var.)
        2 büyük boy porçini mantarı ya da 120 gr kültür mantarı (önceden pişirilmiş)
        800 ml tavuk suyu (taze malzemelerle kendi hazırladığınız)
        1 diş ince kıyılmış sarımsak + 1 diş ince kıyılmış sarımsak
        1 yemek kaşığı ince kıyılmış soğan + 1 yemek kaşığı ince kıyılmış soğan
        100 ml sek beyaz şarap + 2 yemek kaşığı beyaz şarap
        0,5 gr toz safran (rengini ne kadar sarı yapmak isterseniz o kadar kullanın, ben çok az kullandım.)
        50 gr rende parmesan
        40 ml krema
        20 gr tereyağı + 20 gr. tereyağı
        Sızma zeytinyağı
        Tuz
        Beyaz biber
        İnce kıyılmış  maydanoz
 
        Hazırlanışı:

        Mantarların hazırlanması;

        Önce tavuk suyunuzu hazırlayın, ben 1 gece önceden hazırlamıştım. Tarif blogda mevcut. Sonrasında mantarları pişirdim. Ben porçini mantarı kullandım. Daha çok yakışıyor. Her porsiyon için 1 büyük porçini mantarı kullanabilirsiniz. Kızgın zeytinyağında 1 çorba kaşığı kadar ince kıyılmış soğanı yarım dk çevirip,1 diş kıyılmış sarımsak ekledim. Hafifçe pembeleştirdikten sonra doğradığım mantarları ekledim. Biraz tuz ve beyaz biberle lezzetlendirdikten sonra kıyılmış maydanoz ve 2 çorba kaşığı beyaz şarap ekleyip, alkolü uçana kadar karıştırdım. Mantarları daha sonra risottoya eklemek üzere kenara ayırdım.
   
        Gelelim risotto tarifine, 

        Çukur bir tencerede biraz zeytinyağı ve 20 gr tereyağını kızdırıp, 1 çorba kıyılmış soğanı yarım dk pişirdim.  Ardından  1 diş kıyılmış sarımsağı da ekleyip, pembeleştirdim. Porsiyon başına 80 gr olmak üzere 2 porsiyonluk pirinci tencereye ekledim. Harlı ateşte sürekli karıştırarak, 1 dk kavurdum. Pirinci kavurduktan sonra 100 ml beyaz şarabı ekledim. Biraz karıştırarak alkolün uçmasını sağladım. Bu arada kullanacağım tavuk suyunu da ocağın üzerine alarak sürekli sıcak olmasını sağladım. Pirinçlerin olduğu tencerenin ateşini orta dereceye getirip, üzerine yarım lt sıcak suyu ekledim. Bu arada safranı da ilave ettim. Sürekli karıştırarak ve yaklaşık 7-8 dk boyunca pirinçler suyun büyük bölümünü emene kadar kaynatarak pişirmeye devam ettim. Karıştırmayı asla bırakmayın.  Aksi takdirde dibini tutturabilirsiniz. Eklediğim su emildikten sonra tekrar 125 ml su ekleyip, yavaş yavaş karıştırmayı sürdürdüm. Mantarları da bu aşamada ekleyip, karıştırdım. Pirinçler suyunu çektikçe su miktarını biraz daha azaltarak eklemeye devam ettim. Son dakikalara doğru 50 şer ml ekledim. Ve pişirme süresinin sonuna kadar yaklaşık 800 ml suyu kullanıp bitirmiş olmamız gerekiyor. Pişirme süresinin son 3 dk sında suyumuzun tamamını bitirip, pirince su eklemeyi bırakmış olmamız gerekiyor. Arborio pirinci ile yapılan risotto 18 dk sonunda al dente kıvamda hazır olacaktır. 18 dk yı hesaplayarak su miktarlarını azaltarak tamamlamayı hesaplamayı unutmayın. Eğer daha yumuşak kıvam istiyorsanız 20 dk yeterli. Sıra geldi risottoyu bağlamaya, 18 dk sonunda  20 gr tereyağı, krema ve parmesan peynirini tencereye ekleyip, karıştırarak bağlama işlemini tamamladım. Tuz ve beyaz biber ekleyerek, tadını ayarladım.
Afiyet olsun :)


Tavuk Suyu




        Tavuk suyunu kendiniz hazırlayıp, yemeklerinizi kendi hazırladığınız sularla yapmayı ertelediyseniz çok şey kaybetmişsinizdir. Yemeklerinizin lezzetine lezzet katan et, tavuk, sebze sularını hazırlamaksa çok ama çok kolay. Hazırlayıp, soğuttuktan sonra buz kalıplarına doldurup dondurup, yemeklerinize küp küp atabilirsiniz. İlk olarak tavuk suyu ile başlamak istedim. Yarın yapacağım risotto da kullanmak için hazırladım.

        Malzemeler:

        2-3 adet kemikli tavuk budu
        4 e bölünmüş bir soğan
        Küçük parçalara ayrılmış 1-2 havuç
        Küçük parçalara ayrılmış 1 patates (şart değil)
        1 adet ince doğranmış kereviz sapı
        1 defne yaprağı
        1 tutam tuz

        Hazırlanışı:

       Tavuğu iyice temizleyerek işleme başladım. Sonrasında tüm malzemeleri bir tencereye alıp, üzerine 2 lt ye yakın soğuk su ekledim. 60 dk kaynattıktan sonra, 10 dk dinlendirip tavuk suyumuzu kullanabiliriz. Tavuk suyunu süzüp, soğuttuktan sonra, buzdolabına saklayın. Tavuk suyu buzdolabında hava almayan bir kapta 2 gün saklanabilir. Buz kalıplarına doldurularak, dondurucuda 2-3 ay kadar saklayabilirsiniz. Üzerlerine tarih yazmayı unutmayın. Bu kadar basit :)  Afiyet Olsun...


29 Ağustos 2013 Perşembe

Patatesli Poğaça




         Poğaça poğaça poğaça dumanı üstünde, yanında demli çayla işte huzur bu :) Fazla söze gerek duymadan tarife geçiyorum...

         Malzemeler:

         1,5 çay bardağı yoğurt
         100 gr tereyağı
         1 çay bardağı zeytinyağı
         1 yumurta ( sarısını üzerlerine sürmek için ayırdım.)
         1 kabartma tozu
         1 tatlı kaşığı tuz
         1 tatlı kaşığı mahlep ( ben eklemedim, küçücük yaparsam ekliyorum. Ama normal poğaça yaparken eklemiyorum.)

         İç Harcı İçin;

         2 patates
         1 soğan
         1 yemek kaşığı biber salçası (isteğe kalmış, ben koydum.)
         1/2 çay kaşığı karabiber
         1 çay kaşığı pul biber
         1 çay kaşığı tuz

         Hazırlanışı:

         Önce fırını 180 dereceye ayarladım. Yoğurt, zeytinyağı ve yumurta akını çırpma teli ile çırptım. Oda ısısında yumuşattığım tereyağını da ekleyip, yoğurmaya başladım. (Tereyağını çok kısık ateşte eritip, sonrasında ılıtıp da kullanabilirsiniz.) Kabartma tozu ve elenmiş unu da azar azar ekleyip, yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurdum. Üzerini nemli bezle örterek, 30 dk kadar dinlendirdim. 
        Bu arada iç harcı hazırlamaya başladım. Öncelikle patatesleri haşlayıp, rendeledim. Sonrasında ince ince doğradığım soğanları 1 yemek kaşığı riviera yağda biraz kavurdum. Ardından patatesleri ekleyip, karıştırdım. 1 yemek kaşığı salçayı da ilave edip, salçanın kokusu çıkana kadar kısık ateşte kavurmaya devam ettim. Baharatları da ekleyip, karıştırdım. İç harcımız hazır. 
        Hamurdan cevizden biraz büyük parçalar koparıp, elimde düzleştirdim. İç malzemeyi koyup, kapatarak, ay şekli verdim. Yağlı kağıt serdiğim borcama dizdim. Poğaçaların üzerine yumurta sarısı sürüp, susam serptim. Önceden 180 dereceye ısıttığım fırında, kızarana kadar pişirdim. Afiyet olsun :)







Patlıcanlı Pratik Börek




        Patlıcanın içinde bulunduğu her yemek mi leziz olur? Şimdi vereceğim tarif inanılmaz pratik ve bir o kadar da lezzetli... Ama bence pişer pişmez yenmeli, soğuduğunda lezzeti değişiyor gibi geldi... Tarif  Lezzet Dergisinin içinden çıkan kitapçıktan. Gelelim tarifimize :)

       Malzemeler:

       Hamuru İçin;

       3 su bardağı un
       1 su bardağı su
       Tuz

       İç Harcı İçin;

       2 közlenmiş patlıcan
       1 közlenmiş kırmızı biber
       1 yumurta
       Karabiber, kırmızı toz biber
       Maydanoz, dereotu ( ben ikisi yerine 3-4 dal taze soğan koydum.)

       Üzeri İçin;

       Yarım su bardağı rendelenmiş taze kaşar ( ben kaloriyi abartmamak adına yapmadım. Sıcak sıcak yemeyi tercih ettik, yanında buz gibi kuru cacık ve domatesle süper oldu...)

       Hazırlanışı:

       Elenmiş un, su ve tuzu karıştırarak yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurdum.Közlediğim patlıcanların kabuklarını soyup, içini küçük parçalar halinde kestim. Küp doğradığım köz biberlerle beraber hamura ekledim. Küçük küçük doğradığım taze soğanları da ekleyerek, 1 yumurtayı da kırdım. Karabiber ve kırmızı toz biberi de ekleyerek iyice yedire yedire yoğurdum. Hamuru yağladığım kare borcama yaydım. Dilerseniz börek pişince fırından çıkarmadan önce üzerine rende kaşar peyniri serpip, 5 dk daha pişirebilirsiniz. Sıcak servis yapın. Afiyet olsun :)














28 Ağustos 2013 Çarşamba

Elmalı Kurabiye ( Ponçik )




         Eşimin en sevdiği kurabiye :) Sıklıkla yaptığım halde bugüne dek eklemediğimi farkettim. Sanırım herkesin severek yediği bu kurabiyeyi ben yumuşak sevmeyenlerdenim. Biraz dışını kıtır seviyorum. Bu nedenle benim tarifimde süt var. Bazı tarifler yoğurtlu, onlar yumuşak oluyor, haberiniz olsun :)) Bir gün yumuşak tarifini de veririm. Misafirime göre arada yumuşak yaptığım da oluyor.

        Malzemeler:

        Hamuru İçin;

        200 gr oda sıcaklığında iyice yumuşamış margarin
        Yarım su bardağı sıvı yağ
        1 oda sıcaklığında yumurta
        1 su bardağı oda sıcaklığında süt
        1 paket kabartma tozu
        1 paket vanilya
        3-4 yemek kaşığı pudra şekeri
        Aldığı kadar un

        İçi İçin;

       4-5 adet elma
       4-5 yemek kaşığı toz şeker
       1 tatlı kaşığı tarcın
       1 su bardağı dövülmüş ceviz

       Hazırlanışı:

       Önce hamurunu hazırladım. Bunun için margarin, sıvı yağ, yumurta ve sütü derin bir kapta karıştırdım.
( ben elle yapıyorum bu işlemi, yoğurur gibi.) 1 su bardağı unu, kabartma tozunu, pudra şekeri ve vanilyayı eleyerek, karışıma ekleyip, yoğurdum. Artık kulak memesi kıvamında  pürüzsüz bir hamur elde edene kadar azar azar elenmiş un ekleyerek, yoğurmaya devam ettim. Dinlenmesi için üzerini nemli bir bezle örttüm.
       Gelelim iç harcımızı hazırlamaya :) Elmaların kabuklarını soyup, tencereye rendeledim. Üzerine şekeri ekleyip, elmalar suyunu salıp çekene kadar arada karıştırarak pişirdim. Ocaktan almaya yakın ceviz ve tarçını da ekleyip biraz daha pişirip, ocaktan aldım.
       Hamurdan elma büyüklüğünde bezeler koparıp merdane ile açtım. ( ne çok ince ne de çok kalın olacak.) Elde edilen bu yuvarlağı üçgen pizza dilimleri gibi 6 ya da 8 parçaya ayırdım. ( hamurunuzun büyüklüğüne ve istediğiniz kurabiye boyutuna göre değişecektir.) Üçgenlerin geniş uçlarına elmalı harçtan koyup, yuvarlayarak sardım. Yağlı kağıt serdiğim tepsiye dizip, önceden 165 dereceye ısıtılmış fırında üzerleri pembeleşene kadar pişirdim. Soğuduktan sonra üzerlerine  pudra şekeri  serptim. Afiyet olsun :)



  

       Fazla fazla hazırlayıp, buzluğa atabileceğiniz bir kurabiye. Buzluktan çıkarınca kendiliğinden çözülmesini bekleyip, sonrasında 5 dk kadar 100 dereceye ısıtılmış fırında ısıtabilirsiniz. Buzluğa atacaksanız, pudra şekeri serpmeden atmalısınız. Zamanınız yoksa da direk fırına atıp, 10 dk ısıtabilirsiniz.

Patates Kavurması




         Sabah, öğle, akşam her öğüne giden basit ama çoook lezzetli... Tadına bakan herkes tarifini sorsa da bir çoğunuzun bildiğini düşünüyorum. Kolay, hızlı et yemeğine de çok yakışıyor, geç kahvaltıya da :)) Denemediyseniz yarın mutlaka akşam yemeğinizde yerini alsın...

        Malzemeler:

        3-4 patates
        1 büyük soğan
        1 çarliston biber
        1 kırmızı biber
        1 diş sarımsak
        Pul biber
        Kekik 
        Karabiber
        Tuz
        Riviera zeytinyağı
        Süslemek için, maydanoz
        ( 1 yemek kaşığı biber-domates salçası karışımı, isteğe göre)

        Hazırlanışı:

       Soğanları ister küp küp, ister piyazlık doğrayıp, zeytinyağında biraz çevirdim. Ardından ezilmiş sarımsak, küp küp doğradığım yeşil ve kırımızı biberleri ekleyip, biraz daha kavurdum. (Bazen salçalı da yapıyorum salçalı isterseniz bu aşamada salçayı ekleyip kokusu çıkana kadar kavurun.) Küp küp doğradığım patatesleri de ekleyip, baharatlarını ilave edip, karıştırdım. Ocağın altını en kısığa getirip, tencerenin kapağını kapadım. Patatesler yumuşayana kadar bu şekilde pişirdim. Genelde hiç su koymadan pişiyor. Ama suya ihtiyaç olursa azar azar ekleyebilirsiniz. Piştikten sonra maydanozla süsleyerek servis yapabilirsiniz. Afiyet olsun :)

       Fotoğrafların hepsi eldeki malzememe göre değişik zamanlarda yaptıklarım. Hiç sunum fotoğrafımın olmadığını farkettim, en kısa zamanda ekleyeceğim.









Kepekli Dereotlu Cevizli Poğaça




        Bana gelen misafirlerimin gelmeden istekte bulunduğu poğaça. Daha önceden tamamen kepekli undan yapılan dereotlu poğaça tarifi vermiştim. O çok daha pratik, diyet ve leziz olsa da, bu lezzet olarak sanırım daha iddialı. Ne de olsa bu tarifin içeriği daha yoğun ve daha kalorili. Ben ikisini de sıkça yapıyorum. Bu defa kahvaltıya gelen misafirlerim için yapmıştım. Tek kelimeyle bayıldılar :))) Tarif yine takipçisi olduğum Arda Türkmen'e ait. Gelelim tarife;
 
        Malzemeler:

        Hamuru İçin;

        50 gr oda sıcaklığında yumuşamış tereyağı
        1 bardak zeytinyağı ( 1 bardaktan 1 parmakçık eksik koydum e kar kardır:) )
        1 bardak yoğurt
        1 paket kabartma tozu
        1,5 çay kaşığı tuz
        1 çay kaşığı pul biber
        1 çay kaşığı limon suyu
        1-2 yemek kaşığı kıyılmış dereotu
        1 yumurta akı ( sarısını üzerine sürmek için ayırdık.)
        16 yemek kaşığı un ( yaklaşık )
        8 yemek kaşığı kepek unu

        İçi İçin;
  
       100 gr beyaz peynir
       1 avuç kıyılmış ceviz ( ben biraz daha az kullandım.)
       5-6 adet kurutulmuş domates (olmasa da olur)
       1 yemek kaşığı zeytinyağı

       Hazırlanışı:

       Geniş bir kaba iyice yumuşamış olan tereyağını, zeytinyağını, yoğurdu, tuzu, limon suyunu, pul biberi, kıyılmış dereotunu ve yumurta beyazını koyup iyice karıştırdım. Kabartma tozu, un ve kepek ununu koyup hamur kıvamını elde edene kadar yoğurdum.
        İçi için, kurutulmuş domatesi ince kıydım. Peyniri ufaladım. Kıyılmış ceviz ve zeytinyağı ile hepsini karıştırdım.
       Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp, elimde ince yuvarlaklar açtım. Ortasına iç malzemeden koyarak, poğaça şekli verdim.
      Önceden ısıtılmış fırında 15-20 dakika pişirdim. Afiyet olsun :)




27 Ağustos 2013 Salı

Damla Çikolatalı, Kakaolu Muffin




        Önceden de söylediğim gibi kek tarifleri bitmez :)) Mis gibi demlenmiş çayın yanında, sıcacık, çikolataları yeni erimiş, içi yumuşacık bir keke kim hayır diyebilir ki ? Çikolatalı keki sıcak ya da soğuk servis yapmak mümkün. Ancak ben sıcak sevenlerdenim :)) Şimdiden herkese afiyet olsun...

         Malzemeler:
 
         2 su bardağı un
         3/4 su bardağı şeker
         1 yumurta
         1 su bardağı süt
         3 yemek kaşığı kakao
         1/3 su bardağı sıvı yağ
         1/2 çay kaşığı karbonat
         1/2 çay kaşığı tuz
         1 paket kabartma tozu
         1 paket vanilya
         100 gr. damla çikolata

          Hazırlanışı:

          Yumurta ile şekeri çırptım. Ardından süt ve sıvı yağını da ekleyip, biraz daha çırptım. Sırada kuru malzemeler var. Un, kakao, karbonat, tuz, kabartma tozu ve vanilyayı eledim. Ve bu karışımı 3 seferde kaşıkla yedirerek harca ekledim. Son olarak çikolataları da ekleyip, çok karıştırmadan kalıplara paylaştırdım. Önceden 170 dereceye ısıtılmış fırında pişirdim. Afiyet olsun :)




Köpük Muffin



        Bu aralar muffin denemeleri yapmak  en büyük zevkim... Sonsuz tarif var sanırım :) Bu tarif ise köpük köpük, pofuduk bir tarif. Ben aralarına çoğu muffine yaptığım gibi tablet çikolata koydum. Üzerlerine fındık serptim. Tadına doyulmaz bir kek elde ettim :))

        Malzemeler:

        4 yumurta
        1,5 su bardağından 1 parmak eksik şeker
        1/2 su bardağı sıvı yağı
        1/2 su bardağı nişasta
        1 su bardağı un ( ben 1 parmak daha un ekledim.)
        1 paket vanilya
        1 paket kabartma tozu
        1 çimdik tuz
      
        Hazırlanışı:

        Yumurtaların aklarını sarılarından ayırıp, az tuz ile köpük kıvamına gelene kadar yaklaşık 5 dk çırptım. Ayrı bir yerde yumurta sarılarını şekerle çırptım. Bu karışımı yumurta akları ile harmanladım. Sıvı yağı da ekleyip, çırptım. Un, nişasta, kabartma tozu ve vanilyayı eleyerek, karışıma 3 ayrı seferde kaşıkla yedirerek ekledim. Muffin kalıplarına yarılarına kadar harçtan koydum. Arasına tablet çikolata koyup, geriye kalan kısmını da harçla doldurdum. Üzerine fındık serpip, önceden 160 dereceye ısıtılmış fırında pişirdim.



Kıymalı Poğaça



       Poğaça hamuru olarak en beğendiğim tarif bu olsa gerek... İç harcını nasıl isterseniz hazırlayabilirsiniz, illa kıymalı olması gerekmiyor. Ben aynı hamuru kullanarak kıymalı-patatesli, kıymalı-biberli, peynirli, patatesli hepsini denedim. Hepsi çok güzel oluyor. Dilerseniz fazlaca yapıp, pişirip buzluğa koyabilirsiniz. Ben peynirli yaptığım poğaçalarda denedim. Kullanmadan 2 saat önce çıkarın, kendi kendine çözünsün. Çözününce 100 dereceye ayarlı fırında ısıtın. Isıttıktan sonra yumuşacık, yeni yapılmış gibi poğaçalarınız olacak. Gelelim tarifimize :)
       Malzemeler: 
 

      Hamuru için;

      2 yumurta ( yumurtanın birinin sarısını fırına koymadan önce poğaçaların üzerlerine sürmek için ayrın)
      1 su bardağı yoğurt
      1/2 su bardağı riviera zeytinyağı
      2 pkt kabartma tozu
      1,5 çay kaşığı tuz
      Aldığı kadar un

      İçi  için;

      200 gr kıyma
      1 soğan
      1 kırmızı biber
      1-2 çarliston biber
      Karabiber
      Pul biber
      Tuz

      Üzeri için;

      1 yumurta sarısı
      1 yemek kaşığı zeytinyağı
 
      Hazırlanışı:

      İç harcını hazırlayarak başladım. Kıymayı suyunu salıp, çekene kadar kavurdum. Ardından küçük küçük doğradığım soğanları, biberleri ve baharatları ekleyip, kavurdum.
     Yumurtaları çırptım. Sırasıyla yoğurdu, sıvı yağı ekledim. Tuz, un ve kabartma tozlarını eleyerek ekledim. Kulak memesi yumuşaklığında hamur elde edene kadar elenmiş un ekledim. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp merdane ile açtım. İçine harcı koyup, kapatıp, yağlı kağıt serili tepsiye dizdim. Üzerine yumurta sarısı-yağ karışımını sürüp, 190 dereceye ayarlı fırında kızarana kadar pişirdim. Afiyet olsun :)






Taze Soğanlı, Peynirli Poğaça



       Mis gibi Pazar gününe yakışan yumuşacık, leziz mi leziz poğaçalar :) Taze soğan ve peynirle birleşince enfes oldu :)

       Malzemeler:

       Hamuru İçin;
  
       3 su bardağı un
       1 su bardağından iki parmak eksik süt
       1/2 çay bardağı riviera zeytinyağı
       1 paket kabartma tozu
       Tuz      

       İçi için;

       4 taze soğan
       Taze kaşar rendesi
       Beyaz peynir

       Üzeri için;

       1 yumurta sarısı
       Kırmızı toz biber
   
       Hazırlanışı:

       Hamuru için gerekli malzemeleri karıştırıp, yoğurdum. Hamuru 20 dk dinlendirdim. Bu arada sıvı yağda taze soğanları çok az soteledim. Soğanları ocaktan alıp, peynirleri de ekleyip, iç harcı hazırladım. Dinlendirdiğim hamuru merdane yardımıyla milföy hamuru kalınlığında açıp,  pizza dilimi şeklinde üçgenler kestim. Hazırladığım iç harcı uzun kısmına koyup, rulo şeklinde sardım. Üzerlerine yumurta sarısı sürüp, toz kırmızı biber serptim. Önceden 170 dereceye ısıtılmış fırında kızarana kadar pişirdim. ( Denemek için bazılarını da poğaça şeklinde yaptım. ) Afiyet olsun :)