Tatlı Huzur / Kalamış

         Ve en sevdiklerimden Tatlı Huzur ile başlıyorum. Buranın adını bile duyduğumda içimi huzur kaplıyor. Gittiğimde zamanın nasıl geçtiğini hiç anlamadığım bir yer. Hem dekorasyonu hem kendine özgü menüsü hem de müzikleriyle insanı adeta dinlendiren bir cafe. Bu arada sunumlarının güzelliğini söylemeden geçemeyeceğim. Bu şirin yer Kalamış, Yelken sokak No:1 de ... Pazar günleri çok şirin bir brunchı mevcut, herşey kaliteli ve leziz. Mutlaka gidin derim :) Menüsünde sandwichler, salatalar, tatlı ve tuzlular mevcut. Burada hemen hemen herşeyi deneyen biri olarak kiş çeşitlerini  ve otlu poğaçasını çok seviyorum. Mini tartoletleri ve sadece burada yediğim şahane tropezienine bayılıyorum... Bu arada dukan tiramisu ve cheesecake leri de var :) Tüm bu lezzetleri tadarken hafif müzik eşliğinde muhabbetinizi edebilir, hatta bilgisayarınızda işlerinizi bile halledebilirsiniz. Ben arkadaşlarımı beklerken çoğunlukla kitap okuyorum ve harika oluyor. Bu arada oturduğunuz sandalyeyi beğendiniz mi aynısından size de yaptırıyorlar  :)) Bu aralar yeni yıl hediyeleri için de şirin objeler satışa çıkardılar ben burdan iki arkadaşıma aldım bile :) İnsan bir cafeden daha ne bekleyebilir ki... Ben ne zaman tatlı bir huzur istesem bir tatlı huzur almaya geldik Kalamış'tan derim :)
         Sevgilerle...

        Artık yemek tarifi vermenin yanında sevdiğim cafe ve restaurantları da yazmaya karar verdim. Nerede en çok hangi yemeği severim. Akşam yemekleri, kahvaltıları veya tatlılarıyla gönlümde meşhur olmuş mekanlar. Keşfettiğim lezzetler, özünü bozmayan tatlar...
        Bugüne kadar İstanbul'da özellikle Anadolu yakasında bulunan cafe ve restaurantların çoğuna gitmişimdir. Elbette içlerinde sevdiklerim de oldu sevmediklerimde... Ama adını duyduğumda bile yemeklerini özlediklerim de oldu... İşte ben bu en sevdiklerimi yazacağım :) Bu arada benim bir yeri sevebilmem için sadece menü güzelliği yetmiyor. Çalışanların, işletmecilerinin tutumu ve hijyen de çok önemli. Kısacası elimden geldiğince sevdiğim, huzurlu, mutlu olduğum, kendimi rahat hissettiğim ve tabi ki güzel lezzetler denediğim mekanları paylaşacağım.
        Herkese çikolata tadında mutlu günler :)))



      

Çiçek Kurabiye

        Bu güzel mi güzel şirin mi şirin kurabiyelerin tarifi en az bu kurabiyeler kadar güzel, şirin ve sevgi dolu olan arkadaşım Özge 'ye ait :)) Tarif taaa Denizli'den geldi :)) Ben şekillerine ve lezzetine bayıldım... Vakit kaybetmeden denemeye ne dersiniz ? İşte malzemeler :))

        Malzemeler:

        250 gr margarin
        1 yumurta
        2 çay bardağı pudra şekeri
        1 paket vanilya
        1 kabartma tozu
        1 yemek kaşığı kakao
        Aldığı kadar un

        Hazırlanışı: 

       Kakao hariç tüm malzemeleri karıştırarak kulak memesi kıvamında bir hamur elde ettim. Hamurun dörtte birini ayırıp içine kakaoyu ekleyerek kakaolu hamur oluşturdum. Beyaz hamurdan çiçeğin etrafı, kakaolu hamurdan ise ortaları için minik minik toplar yaptım. Ve topları çiçek şeklinde birleştirip, tepsiye aralarında boşluk olacak şekilde dizdim. 165-170 derece fırında 20-25 dakika kadar pişirdim.Pişirdikten sonra fırından çıkartıp, biraz soğuduktan sonra servis yapabilirsiniz.
       Afiyet Olsun :)

      

       

Nişastalı Pandispanya

      Bugün canım eşimin doğum günü.... İlk pastasını kendim yapmak istedim, dün akşam 9 buçukta pandispanya yapmaya karar verdim. Ve ilk pandispanya deneyimim gayet başarılı oldu.. Pandispanya pişince pasta yapımı hızla tamamlandı ve gece 12 olunca ilk pasta üflendi :))) Sonucun garanti olduğu bu pandispanya tarifini sizlerle paylaşmak istedim.

      Malzemeler:

     4 oda sıcaklığında yumurta
     1 su bardağı toz şeker
     1 silme su bardağı un
     1 silme çay bardağı buğday nişastası
     1 vanilya
     1 kabartma tozu
     Tepsiyi yağlamak için sıvıyağ ve 1 yemek kaşığı un

      Hazırlanışı:

      Şeker ve yumurtaları mikserle önce düşük, sonra yüksek devirde 5-7 dakika çırptım. Nişasta, un, vanilya ve kabartma tozunu bir kaba eleyip, kaşıkla karıştırdım. Çırpılan yumurta ve şekere ekledim. 2 dk daha mikserle çırptım.
      Tepsinin her tarafını yağlayıp, 1 yemek kaşığı unu tepsiye serptim. Ya da tepsinin tabanına uygun ölçülerde yağlı kağıt serebilirsiniz. Pandispanya hamurunu tepsiye döktüm. Birkaç kez sert bir zemin üzerine tepsiyi vurun ki içinde hava kabarcığı kalmasın. Tepsiyi soğuk fırına sürüp 200 dereceye ayarladım. Pandispanya kenarlardan yükselmeye başlayınca fırının ısısını 150 dereceye düşürdüm. Pandispanyayı fırından çıkarmadan önce bir kürdan batırıp içini kontrol ettim.
      Fırından çıkardığım tepsiyi düz bir tabak üzerine ters çevirdim. Pandispanyanın kolay çıkması için tepsinin arkasına ıslak bez serdim ki kendini daha çabuk salsın. Çıkarmak için acele etmeyin yoksa pandispanyanın yarısı tepside kalabilir. 15 dakika kadar beklediğiniz halde tepsiden ayrılmadıysa kenarlarını bir bıçak yardımıyla bırakmasını sağlayın. Ve pandispanya soğuduktan sonra kesme işlemine başlarsanız daha başarılı olacaktır.
      Afiyet Olsun :)

      

    

Arpa Şehriye Pilavı

            Arpa şehriye pilavına hep restaurantlarda ana yemek yanında garnitür olarak denk gelmişimdir. Ve bugün ben de denedim. Çok lezzetli bir pilav oldu. Et yemeklerine çok yakışacağını düşünüyorum. Sık sık yapacağım yemekler listesine eklendi bile :) Bence sizler de kesinlikle denemelisiniz bu lezzeti...

           Malzemeler:
 
          1 buçuk su bardağı arpa şehriye
          1-2 yemek kaşığı tereyağ
          1 yemek kaşığı zeytinyağ
          1 soğan
          1 çimdik şeker
          Tuz
          3 su bardağı sıcak su

          Hazırlanışı:

          Soğanı incecik doğradım. Tencereye yağlarla beraber soğanı ilave edip, kavurdum. Arpa şehriyelerini ekleyip, kavurmaya devam ettim. Sıcak suyu ekleyip, tuz ve şekeri ilave ettim. Kısık ateşte kapağını kapatarak suyunu çekene kadar pişirdim. Dilerseniz soğansız da yapabilirsiniz.
         Afiyet Olsun :)

           

            

       Değişik ve şık sunumlar her zaman ilgimi çekmiştir. Bence yemeğin sunumunun farklı olması ayrı güzel, kullanılan servislerle şıklaştırılan sunumlar ayrı. Yapılan güzel sunumun, yemeği her zaman öne taşıdığını düşünenlerdenim. Bu düşüncelerle ben de sofralarımda her zaman değişik sunumları kullanmaya özen gösteririm. Bugün sevdiğim çay ve kahve sunumlarından telefonumla çekmiş olduğum fotoğrafları paylaşmak istedim. Kahve benim en sevdiğim içecek olduğundan her fincanı almak isteyenlerdenim...

      Kendi fincanlarımdan biriyle başlayabilirim :)

   Canım dostum Reyhan'ın İstanbul detaylı kahve  sunumu...

       Bu şirin fincanlar da benim sunumum :)

  

       Ve yine Reyhan'ımın sunumlarından biri :)

        Bu sunum ise bir öğrencimin annesine ait...

   Bu şirin mi şirin güzel mi güzel kahve sunumu ise Kalamışta çok sevdiğim cafe Tatlı Huzur 'a ait .... 

 
       
              Yine Tatlı Huzur'dan çay sunumu :)

Çok sevdiğim Bodrum'dan bir sunum... Bodrum Yalıkavak Palmarinada bir cafe :)

          
            Suadiye Godiva'nın mis kahveleri :))

   Ve bu da googledan bulduğum şahane sunum :))

Fırında Püreli Tepsi Köftesi

        Geçtiğimiz haftalarda anneannem ve dedem bize yemeğe geldi. Ancak dedem köfte harici et yemediğinden ana yemeğe karar vermem çok da zor olmadı :) Klasik köfte yerine değişik sunumda olan bu tarifi yaptım. Ve herkes çok beğendi. Çok pratik ve gerçekten çok lezzetli bir yemek oldu... Denemeniz dileğimle :) Köftenin kalınlığını seçeceğiniz tepsiyle dilediğiniz gibi ayarlamak elinizde..

         Malzemeler:

         Köfte için;
         1/2 kilo orta yağlı kıyma
         1 kuru soğan
         1 yumurta
         1/2 paket kabartma tozu
         3 yemek kaşığı bayat ekmek içi ya da galeta unu
         Tuz, karabiber, kimyon ve kekik
         Tepsiyi yağlamak için 1 yemek kaşığı sıvı yağ

         Püre için;
         4-5 patates
         1 yemek kaşığı tereyağ
         1/2 çay bardağı süt
         Tuz
     
         Üzeri için;
         Taze kaşar peyniri

         Hazırlanışı:

         Patateslerin kabuklarını soyup, küp küp doğrayarak üzerlerini geçecek kadar su ile haşlamaya bıraktım. Kıymayı çukur bir kaba alarak üzerine 1 yumurta kırıp, soğanı incecik rendeleyip, ekmek içi, tuz, karabiber, kimyon, kekik ve kabartma tozunu da ekleyerek yoğurmaya başladım. Fırın tepsisini hafif yağlayarak kıymalı karışımı bastırarak tepsiye yaydım. 165 derecelik fırında köfteler pişene kadar pişirdim.
         Köfteli kısım pişerken patates püresi için pişen patatesleri süzerek bir kaba aldım. İçine 1 yemek kaşığı tereyağını ekledim. 1/2 çay bardağı sütü ve bir miktar da tuzu ekleyip iyice ezerek püre haline getirdim.
         Pişen köfteyi fırından çıkarıp, üzerine patates püresini düzgünce yaydım. En üste de kaşar rendeleyip tekrar fırına verdim. 175 derecede sadece üst ızgara çalışır durumda ki fırında kaşar peynir eriyip, üzeri kızarana kadar pişirdim. Dilimleyerek servis yaptım.
         Afiyet Olsun :)

       

       

Zencefilli Bisküvi

             Yazmaya uzun bir ara vermiştim ve çok özlediğimi de farkettim... Okullar açılıp, derslerim başlayınca tamamen işe ve soru hazırlamaya ayırdım zamanlarımı. Ama artık burdayım :)
             Bugün İstanbul karlı bir sabaha uyandı... Manzara eşliğinde kitabımı okurken kahvenin yanında zencefilli bisküvi olsa ne güzel olurdu dedim ve kendimi yaparken buldum :)) Bu güzel kış günlerine çok yakışan bir tarif olduğunu düşünüyorum, üstelik teneke kutularda çok uzun süre muhafaza edebilirsiniz... Evimi saran bu mis koku ise herşeye değer. Herkese mis kokulu günler dileğimle...


             Malzemeler:

             120 gr erimiş tereyağ ( 1/2 cup )
             100 gr toz şeker ( 1/2 cup )
             120 ml pekmez ( 1/2 cup )
             1 yumurta sarısı
             1 tatlı kaşığı toz zencefil ( ben taze zencefili göz kararı rendeleyerek kullandım )
             Yarım tatlı kaşığı kabartma tozu
             Yarım tatlı kaşığı karbonat
             Yarım tatlı kaşığı tarçın
             Elenmiş un ( 2 cup )


             Hazırlanışı:

             Fırınımı 175 dereceye ayarladım. Tereyağ ve şekeri mikserle iyice çırptım. Pekmez ve yumurta sarısını da ekleyip, çırpmaya devam ettim. Un, kabartma tozu, karbonat,  zencefil ve tarçınını da ekleyip elle yoğurmaya başladım. Hamuru yarım cm veya daha ince olarak açıp, kalıplarla şekil verdim. Önceden ısıttığım fırında yaklaşık 10-15 dk pişirdim. Fırından çıkarıp soğumasını bekledim. Sonrasında teneke kutuya doldurdum...Bu arada cup ölçüleri için her yerde çok uygun fiyata bulabileceğiniz ölçekler var, bence herkes edinmeli yabancı yayınlarda ki tarifler için çok faydalı...
            Afiyet Olsun :)